Selimname, Selim l’in (Yavuz) yaşamını ve yaptıklarını anlatmak amacıyla kaleme alınmış tarihsel-destansı yapıtların ortak adı. Geniş anlamda monografi türünün bir benzeri olan bu yapıtlar, XV. yy. sonlarıyla XVI. yy. başlarına ilişkin olaylara ışık tutan birer belge olmanın yanı sıra, dönemin edebiyat zevkini ve anlayışını yansıtan nesir ve nazım örnekleridir. Ancak selimnamelerin hepsi Selim l’in döneminde ve yazanların görgü tanıklığına dayanarak yazılmış yapıtlar olmayıp, içlerinde XVII. yy.’da yazılmış olanları da vardır.
Başlıcaları: —En eskisi olan İshak Çelebi’nin Selimname’si, Yavuz’un daha şehzadeliğinde Trabzon’dan Kefe’ye gelişinden (1510) başlayarak Rumeli’ye geçmesi ve başında babasının bulunduğu orduyla Çorlu’da savaşa tutuşması (1511) ve Bayezit ll’nin tahttan indirilerek kendisinin hükümdar olmasına değin geçen olayları anlatır. Yazılış tarihi 1512 ile 1514 arasıdır.
—Keşfi’nin yapıtında Bayezit ll’nin üstüne yazılmış bir ağıtı, Selim’in İran ve Mısır’a yaptığı seferler hakkında verdiği bilgiler izler. 1521’de yazılmıştır. —idrisi Bit- lisi’nin 1519’da başladığı ve daha sonra oğlu Ebülfazl Mehmet Efendi tarafından tamamlanan farsça yapıtı; şehzade Selim’in doğuşundan, valiliğinden ve Gürcistan savaşlarından söz eder, ayrıca tahta çıkmasından ölümüne değin geçen olayları görgü tanıklığıyla belgelendirir.
—Kemalpaşazade (ibni Kemal) Beyazıt ll’nin son zamanlarıyla oğullarının arasındaki hükümdarlık kavgalarından başlayarak Çaldıran savaşı’nı ayrıntılı olarak anlatır, ayrıca Şah İsmail ve şiilik hakkında da önemli bilgiler verir. —Celalzade Mustafa Çelebi’nin Selimname’sinın temel özelliği, olayları hikâye etmekle kalmayıp ilişkilerin gerisindeki neden-sonuç bağlantılarına da açıklama getirmeye çalışmış olmasıdır. Meâsir-i Selim Hani adlı yapıtın 1560’tan sonra yazıldığı sanılmaktadır.
— Selim l’in hizmetinde bulunmuş olan Muh- yi Çelebi’nin Çaldıran savaşı ve bu savaşta şehit olan Haşan Paşa’yla Malkoçoğlu Tur Ali Bey hakkında verdiği bilgiler kadar, İran seferinin Batı’daki yankılarına ilişkin bilgiler de önemlidir. —Şükrü Bitlisi’nin yapıtı, Kanuni Sultan Süleyman üstüne yazılmış bir kasideyle başlar ve Selim l’in yaşamını ayrıntılı olarak anlatır.
—Sucudi’nin İshak Çelebi’nin Selimname’sini tamamlayıcı nitelikteki yapıtı, Memluklar’a karşı açılan seferin sonuna değin gelir.
—Sadi bin Abdül-Müteal de 1511’den başlayarak Çaldıran seferini, ayrıca Kanuni’nin İbrahim Paşa’yla görüşmesini anlatır. —Kadı- zade’nin (Kebir bin Üyevs) Gazavat-ı Sultan Selim adlı farsça kitabında, kendisinin de katılmış olduğu Mısır seferi geniş bir biçimde ele alındığı gibi Çerkezler hakkında da bilgiler bulunmaktadır.
—Ali bin Muhammet el-Lahmi’nin arapça yapıtında Selim I dönemine ilişkin belli başlı olaylardan başka rüyalara da yer verilmiştir. —Şiri’nin Tarih-i feth-i Mısr adlı manzum yapıtı öteki Selimname’lerden pek farklı değildir
—Edai-i Şirazi’nin şehname biçiminde kaleme aldığı 3 517 beyitlik farsça yapıtı, İran ve Mısır’a düzenlenen seferleri anlatır, Kanuni’nin tahta çıkışıyla sona erer.
—Hoca Sadettin Efendi’nin XVI. yy.’ ın ikinci yarısında yazdığı yapıt, Tac ût -tevarih’in bir devamı niteliğinde olup, sarayda uzun yıllar hizmet görmüş olan babası Haşan Çan’dan dinlediklerine göre kaleme alınmış, ayrıca Kemalpaşazade’ nin Nil ırmağında davar sulayan askerlerden dinlediği bir türküyle Selim l’in Fatih’ in resmini çizen bir ressam hakkındaki düşünceleri de eklenmiştir.
—Şükri-i Bitlisi’ nin yapıtını yer yer özetleyip nesre çeviren (1620) Yusuf, 1517’den sonra Mısır’ da valilik yapanların da bir listesini yapıta ekledi. Anılan bu yapıtlara ek olarak Senai, Hayati, Şuhudi, Arifi (Fethullah Arif Çelebi) gibi şairlerin de Selimname ya da Şehname yazdıktan bilinmektedir. Ayrıca, Yahya Kemal Beyatlı’nın da kısa bir Selimname’s\ bulunmaktadır. Eski şiirin rûzgânyla (1962) kitabında yer alan bu Selimname 10’ar beyitlik 7 bentten oluşan bir terkibibenttir. Bentlerde sırayla Selim l’in Çaldıran seferine başlayışı, Tebriz’e doğru sefer edişi, Çaldıran meydan savaşı, zaferden sonra ülkede birlik ve bütünlüğün kuruluşu, Mer- cidabık meydan savaşı, Ridaniye savaşı, padişahın ölüm yolculuğu konu edinilir. “Çaldıran (1514) ve Mısır (1517) zaferlerinin kazanıldığı” dönemin diliyle kaleme alınan ve eski edebiyattan derin izler taşıyan bu destansı şiirde “Başlayış”, “Sefer” vb. gibi adlar taşıyan bentlerin sonunda “tuğlar” redifti vasıta beyitleri yer alır.